Oh be! Adam akıllı rakiplerle karşılaşıyoruz nihayet.Kaç zamandır zırt ülkesinin pırt takımlarıyla iman gevretmekten yeteri kadar gına gelmişti.Dişli rakip,zor tur ama kapalı kutu olan kırmançi takımlarından kat kat daha iyidir.Aklında kupa varsa rakip beğenmemezlik yapmayacaksın.Ha birde keşke bilbao gelseydi demeden geçmeyeyim.Teker teker geçelim turları hayırlısıyla...
(21:19)อีเมลนูร // www.:bu arada eve çıkarsın belki o zamana kadar da 28 aralıkta izmiri yakmaya geliyoruz
(21:19)อีเมลนูร // www.:hastanede olursan kesin hastaneyi yakarız da evdeysen mahalleye biraz zarar veririz sadece
(21:20) hastanedeyimm:eve çıkarım de iik nakli için hani korumalı olmam gerekirse
(21:20)อีเมลนูร // www.:camdan üçlü çektirirsin
...
gelecektik.. o altay maçına gelecektik sen bize camdan üçlü çektirecektin. daha sonra yine gelecektik izmirde kumru yemeye, göztepe maçını izlemeye gelecektik. ama cenazene gelmek planlarımızda yoktu be kardeşim...
dayanıyorduk, savaşıyorduk ve en önemlisi inanıyorduk. ama olmadı be kardeşim. daha fazla dayanamadık ve bir kez daha yenildik kadere ama bu sefer ki çok ağır geldi. toparlanamadık bir daha..
bugün tam 1 sene oldu sen gideli. Takdir-i ilahi elden hiçbir şey gelmiyor ne yazık ki. hala şakaymış gibi geliyor, hala inanmıyor, hala konduramıyoruz sana ölümü..
Yaklaşan vize korkusu dolayısıyla 9 natekin arkadaş koyulduk yola Ata'mızın huzuruna varmaya.Bu yılki görevimizi dağıtılan yağmurluklara,peşkeşlenen otobüslere inat kendi çabamızla,naçizane minitayfabüsümüz "caravelle" ile gerçekleştirdik.Darısı 18 Mart'a ve diğer 10 Kasım'lara... (Olaki bir fırsat düşer,dedemi ziyarete Sarıkamış Allahuekber Dağları'na da gideriz...)
Kimileri için ultrAslan genel koordinatörü, kimisi için bir gazetecei ama her şeyden önce bir Galatasaraylı. 2002 yılında Dumlupınar uni oluşumunun ilk kuruldugunda bizlere yardımı büyük olmuş, ultrAslan adının markalaşmasında ki en büyük rol sahibi Galatasaray taraftarları arasındaki köprü. ALPASLAN DİKMEN..
Bir insan nasıl hayatını Galatasaray’a harcayabilir, binlerce insana nasıl ABİlik yapabilir, Galatasaray taraftarları arasında nasıl bir köprü olur. İşte bütün bu soruların cevabıdır ALPASLAN DİKMEN
İyi bir Galatasaraylı, iyi bir baba, iyi bir ABİydi. Ve ne yazık ki tüm iyiler gibi erkenden aramızdan göçüp gitti. Hem de çok erken. Bundan tam 1 sene evvel 27 eylül 2008 tarihinde bir trafik kazasında yitirdik ABİmizi. Uykudan uyandırılarak almıştım haberi inanamamıştım hala rüyada olduğu zannediyordum. Hala da inanamıyoruz be ABİ hala çıkıp şaka demeni, sokakta iki muhabbet edeceğimiz günü bekliyoruz. Biliyoruz ki sen kızdığın zaman da bizim iyiliğimizi düşündüğün için kızardın bize. Senin için de hiç kötülük yoktu ki ABİ. O yüzden demezler mi zaten ‘iyiler erken gider’ diye.
Mekanın cennet olsun ABİ. Kardeşlerin burada. Sen, ömrünü Galatasaray uğruna harcayan insanları nasıl hiç unutmadıysan biz de seni asla unutmayacağız..
Bir üçlü çeksen bize cennetten, uyarız sana biz Sami Yen’den…
Önce şunu belirteyim; bahsi geçecek şahısları keitanın cetvele havale ediyorum...
Ne halley kuyruklu yıldızı gibi 77 yılda bir rastlanan Sabri'nin göze hoş gelen oyunu,ne koreografi,ne üstümüzün kapanması,ne mükemmel atmosfer,ne 3 golün sevinci ne de geriye kalan ardiye detaylar.Ananız size süt yerine köpek sidiğimi içirdiki dünyayı hakikatten bu kadar siyah-beyaz görüp ölmüş bi adama küfür edersiniz? Hadi Alpaslan abiye giydirmeye çalıştınız onda içinizden normal insanlar çıktı da sizi susturdu,peki ya Metin Oktay? Ali Sami Yen? Bir kulübün simgeleşmiş en büyük iki ismine,özellikle de vefat etmiş iki ismine küfretmek hangi akla mantığa sığar? Hani derler ya; anan seni kadir gecesi doğurmuş diye,sizde o sözün aksini ispat eder gibi bas bas bağırdınız yok biz vaftiz esnasında doğduk diye... Ne diyimki? Besbelli ki ananız sizi doğurmamış.....
Transferler yapıldı,gelenler gidenler oldu,yan yattı çamura battı derken her şey güzel göründü ama alınan bir karar dışında.Tayfanın Alpaslan Dikmen Tribünü'ne geçiş kararı kafalarda muallakta dolaşan bir endişe oldu.Tribün mü,rant mı,o mu,bu mu hepsi nihayetinde cevabını bulacak kimilerinin kafasında bulmuşken bile. Sezonun açılış maçında tayfasız kapalı sanki daha bir istekli gibi göründü,Alpaslan Dikmen'se elindeki potansiyele rağmen bir ağızdan söylemeyi beceremeyen bir yapıdaydı.Yeni açıksa her zamanki gibi besteye ya ortadan girdi ya da herkesten önce başladı,o tribünün doğal halidir ne yapsalar yeridir.Genel olarak baktığımdaysa aşırı bi kopukluk dolayısıyla boşa kürak çeken bi stad gördüm.İlerisi için pekte fazla bişey beklemiyorum aslantepeye geçene kadar ki o rası da başlı başına bir muamma ama Allah kerim diyelim... Peki biz ne yaptık?Çokça okulla orda olmamıza rağmen ne setimizdeydik ne de setimiz bizdeydi.Bir zamanlar Uni Tribünü diye o bölgeye ismimize vermişken şimdilerde bizden başka herkes ordaydı.Canaydının tribünü yenilemesiyle başladı her şey (bir de olimpiyat faktörü) sonra rahmetli Alpaslan Ağabeyin almış olduğu alt grupların bize taşınması kararı...Tribün elimizdeyken paylaşır olduk,lise tayfasının güçlenmesiyle 1 sete sıkışır olduk,hayta huyta haklı olarak tama etmeyenlerin susmasıyla sesimiz azaldı yedeğe çekildik,deplasmana kontenjanla gider olduk... Şimdiyse sette ve devamında bizden başka herkes var.Uni susacak mı?Susmasın isterim ve isteriz.Yıllardır onca kişinin emeği yanlış kararlar yüzünden törpüleniyor.Tam da yeni bir yapılanmaya gidilmişken kendi evimizde misafir hale düştük.Kimse bize gelipte el kol yapanların önünde neden bağırmıyosun demesin bundan sonra.Beni benim adamımdan başkası teşvik edemez,hele ki beyaz şapkasını kafasına geçirip tribüncülük oynayan hiç kimse edemez.Fena halde kuruluyum,ağır konuşucam,en iyisi şimdilik susmak,zamana bırakmak...
Yıl 1915 18'indeyiz Martın. Kendine gel biraz! Pek tekin değildi Çanakkale'nin suyu, Geçilmez bu boğaz... Geçilmez bu boğaz... Bizi Ne topun yıldırır, Ne kurşunun. Çünkü artık Başladı cengimiz. Er meydanında bulunmaz dengimiz... Sen misin Mustafa Kemal'im ileri diyen? İşte fırladık siperden. Sırtına yüklenmiş kahraman Seyit 276 kiloluk mermiyi, Koşuyor bataryasına ateşler içinden. Bu mermi denizlere gömecek Elizabet'i Buvet'i... Yanıyor bugün Anafartalar yanıyor, Denizler yanıyor, Dağlar yanıyor. Zafer bizimdir artık Düşman zırhlıları batıyor... Türk'üm, Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere. Bir karış toprak uğruna Kimimiz şehit oluruz. Kimimiz gazi. Hiç değişmez bu yazı. Dünyada her yer geçilir belki Lâkin geçilmez Çanakkale Boğazı..
Zaman dursa Hepimiz yine çocuk olsak... Mahallenin arsasında plastik topa vursak... Her sene ama her sene hayat bilgisi okusak... Pikapta bir Ömür Göksel 45�liği* çalsa... Shogun seyretsek siyah beyaz ekranda... Hiç ama hiç büyümesek... Sen hep Küçük Bülent kalsan...
Durmuyor işte zaman İçimi(zi) acıtıyor... Biliyorduk birgün............... Bilmezden geliyorduk... Kapatıyorduk gözlerimizi Akıyordu ah o hain zaman... Sensizlik nedir biliyor muyuz ki biz... Sorsana Büyük Kaptan!.. #3
1,5 yıllık kontratla Galatasaray'ımızın yeni teknik direktörü "Cesur" Bülent Korkmaz olmuştur
Maçın özeti:Taş atıp kaçarak o kitle ve stadtan korkacağımızı zanneden insanları ve deplasman taraftarını ev sahibi takım seyircileriyle aynı noktada karşılaştırıp,zerre önlem almayan lakin yeri geldiğinde "tribün terörünü bitirmek için onlarca proje üretiyoruz fakat tırı vırı" diyen zihniyeti alkış yağmuruna tutuyoruz...
Laf salatası yapmayıp olayı açık ediyorum: 2002 yılında ağabeylerimizin atılımıyla aktifleşen oluşumumuz çeşitli badirelere kafa tutarak bu günlere gelmiştir.Jenerasyon kaybıyla derin bir soluk alsada an itibariyle kaya gibi tribündeki yerinde,arma için hazır ve nazır yerini almıştır...Daha fazla uzamadan zaman içinde olup bitenleri resimlerin diliyle ilginize sunuyorum,saygılarımla...
İlk hareketler:
Bursa ve olaylı fener maçına gidişimiz;
bayraklarını ve stadlarını yakışımız :)
Kütahya turları:
Pankartlarımız: ve bilimum maçlar:
Katıldığımız tüm maçların resmini paylaşmadım,zira bu biraz zor olurdu :)